Hostname: page-component-cd9895bd7-jkksz Total loading time: 0 Render date: 2024-12-26T07:58:16.405Z Has data issue: false hasContentIssue false

Kababurun: investigations of an eastern Aegean village in the Late Chalcolithic to Early Bronze Age transition

Published online by Cambridge University Press:  15 May 2023

Çiler Çilingiroğlu*
Affiliation:
Ege University, Türkiye
Christoph Schwall
Affiliation:
Austrian Academy of Sciences
Ece Sezgin
Affiliation:
Muğla Sıtkı Koçman University, Türkiye
Canan Çakırlar
Affiliation:
Groningen University, The Netherlands
Rights & Permissions [Opens in a new window]

Abstract

Core share and HTML view are not available for this content. However, as you have access to this content, a full PDF is available via the ‘Save PDF’ action button.

The Late Chalcolithic and Early Bronze Age (EBA) 1 are dynamic prehistoric eras, encapsulating crucial political, social and economic developments in western Anatolia and the adjacent regions. Although recent fieldwork and synthesis on this transition in western Turkey provide a general framework for this important transitional period, we still lack a holistic understanding of settlement types, subsistence patterns and socio-economic interaction zones. Discovery of the coastal site of Kababurun during surveys on the Karaburun Peninsula enhances understanding of the Late Chalcolithic–EBA 1 transition by providing data on settlement characteristics, material technologies and subsistence strategies. Kababurun is currently the only absolutely dated prehistoric site in the Karaburun Peninsula, offering a reliable chronological basis for comparisons in the region and beyond. In this article, we first introduce and then contextualise the Kababurun data within the eastern Aegean and western Anatolian research problems, then discuss how that data might contribute to a more refined understanding of Late Chalcolithic to EBA 1 communities. In particular, we argue that the site of Kababurun represents a form of community that is vitally important but poorly understood for this period: a small-scale rural settlement, connected to local networks but without a specialised function.

Özet

Özet

Geç Kalkolitik ve Erken Tunç Çağı (ETÇ) 1, Batı Anadolu ve yakın bölgelerdeki önemli politik, sosyal ve ekonomik gelişmeleri kapsayan tarih öncesinin hareketli dönemleridir. Türkiye’nin batısındaki bu geçiş dönemine ait son alan çalışmaları ve araştırmaları, bu önemli geçiş dönemi için genel bir çerçeve sunsa da, yerleşim türleri, geçim modelleri ve sosyo-ekonomik etkileşim bölgelerine ilişkin bütüncül bir anlayışa hâlâ sahip değiliz. Karaburun Yarımadası’nda yapılan yüzey araştırmaları sırasında Kababurun kıyı yerleşiminin keşfedilmesi ve yerleşim özellikleri, malzeme teknolojileri ve geçim stratejileri hakkında sağladığı veriler Geç Kalkolitik’ten ETÇ 1 dönemine geçişin anlaşılmasını kolaylaştırmaktadır. Kababurun, Karaburun Yarımadası’nda günümüze kadar mutlak olarak tarihlendirilmiş tek tarihöncesi yerleşim yeri olup bu bölge ve yakın bölgeler arasındaki ilişkiyi karşılaştırmak için güvenilir bir kronolojik temel sunmaktadır. Bu makalede, Kababurun verileri Doğu Ege ve Batı Anadolu araştırma problemleri içinde öncelikle tanıtılıp bağlamsallaştırılacak, ardından bu verilerin Geç Kalkolitik - ETÇ 1 topluluklarının daha ayrıntılı bir şekilde anlaşılmasına nasıl katkıda bulunabileceği tartışılacaktır. Özellikle, Kababurun yerleşiminin, yerel ağlarla ilişkili fakat özel bir işlevi olmayan, küçük ölçekli kırsal bir yerleşim olarak, bu dönem için son derece önemli olan ancak yeterince anlaşılmayan bir topluluk biçimini temsil ettiği iddia edilmektedir.

Type
Research Article
Creative Commons
Creative Common License - CCCreative Common License - BY
This is an Open Access distributed under the terms of the Creative Commons Attribution licence (https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/), which permits unrestricted re-use, distribution, and reproduction in any medium, provided the original work is properly cited.
Copyright
© The Author(s), 2023. Published by Cambridge University Press on behalf of the British Institute at Ankara